RESULULLAH(SAV)'TAN KISSALAR | BÜYÜK ŞEFAATÇİ



Enes radıyallahu anh, Peygamber aleyhisselamın şöyle buyurduğunu anlatıyor:

Allahü Teala Kıyamet gününde bütün insanları toplayacak, onlar da buna ehemmiyet verecekler ve:

— Rabbimiz nezdinde birinin şefaatinı istesek de, bu güç vaziyetten bizi kurtarıp rahata erdirsin, diyecekler ve bu münasebetle Adem aleyhisselama gelip:

— Sen insanların babası Adem'sin. Allah seni eliyle yarattı. Onun nezdinde bulun ki, bu güç durumda biraz rahata kavuşalım, diyecekler. Adem aleyhisselam:

— Ben bunu yapmam, diye cevap verecek ve yaptığı hatasını hatırlayıp bu sebepten dolayı Rabbinden haya edecektir ve Nuh aleyhisselama gidin! diye tavsiyede bulunacaktır.

İnsanlar Nuh aleyhisselama gelecekler, Nuh aleyhisselam onlara cevaben:

— Ben bunu yapamam, diyecek ve yaptığı hatayı hatırlayıp bu yüzden Rabbinden haya edecektir. O da Allah'ın kendisini dost edindiği ibrahim aleyhisselama gidin! diye söyleyecektir.

İnsanlar ibrahim aleyhisselama gelecekler, ancak O da:

— Ben bu işi yapamam, diye cevap vererek, hatasını hatırlayıp Rabbinden haya edecektir.

Allah'ın kendisi ile kelam buyurduğu ve Tevrat'ı gönderdiği Musa aleyhisselama gidin! diye tavsiye edecektir.

Musa aleyhisselama geldiklerinde, O da:

— Ben bunu yapamam, diyecek Ve yaptığı hatasını hatırlayıp, bu sebeple Rabbinden haya edip, Allah'ın ruhu ve kelimesi olan Isa aleyhisselama gidin! diyecektir.

Halk İsa aleyhisselama gelecek. İsa aleyhisselam:

— Ben bunu yapamam, kendisinin geçmiş ve gelecek günahlarının af buyrulduğu Allah'ın kulu Muhammed aleyhisselama gidin! diye yol gösterecektir.

Peygamber aleyhisselam devamla buyurur ki:

— İnsanlar sonra bana gelecekler. Ben de şefaat için Rabbimden izin isteyeceğim, izin verilecek ve Rabbimi görünce secdeye kapanacağım. Allahü Teala beni, dilediği kadar secde halinde bırakacak.

Sonra bana:

— Ey Muhammed, söyle, söylediğin dinlenecek; dile, dilediğin verilecek; şefaat et, şefaatin kabul olunacak, buyurulacaktır. Ben de bunun üzerine, başımı kaldırıp, Rabbimin bana öğrettiği hamdlerle kendisine hamd edeceğim. Sonra da şefaatte bulunacağım ki, bana bir sınır tayin edilecek; bu sınır içerisinde kalanları Cehennemden çıkarıp Cennete koyacağım.

Enes radıyallahu anh diyor ki:

Bilmiyorum, üçüncü veya dördüncü defasında mı idi; Peygamber aleyhisselam buyurdu ki:

— Ey Rabbim, artık Cehennemde, Kur'an'ın kendilerini ebediyyen orada kalmakla mahkum ettiklerinden başka kimse kalmadı...


(Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi)